“Çalışanların hayatını geliştirmeye odaklı bir kültür yaratan kurumların büyüme hızı rakiplerine oranla 3 kat fazla.”

İnsanlık tarihinde, türümüzün geleceği için yalnızca doğuştan iyimserlerin umut besleyebildiği dönemlerin sayısı hiç de az değil.

Günümüzde, yalnız yaşayan veya uzun süreli bir ilişkisi bulunmayan kimseler otomatik olarak acınacak ya da sorunlu kimseler olarak görülüyor.

Yaşayan en seksi kadınlardan biri olarak görülen Miranda Kerr, aynı zamanda güzel, başarılı ve zengin. Ayrıca zihinsel manada kendini geliştirmeye de çok önem veren birisi.

İyi bir insan olmanın namı niye bu kadar kötüdür? Yaşadığımız dünyada, iyi ya da iyiliksever olmaya çalışma fikri neredeyse saflık gibi algılanıyor; fazla ağırbaşlılık, ruhsuzluk, hatta sıkıcılık gibi çağrışımları var.

Misyon sahibi olmak, genellikle astronotlar gibi günlük hayatta karşılaşılması pek de mümkün olmayan kimselerle ilişkilendirdiğimiz bir durumdur.

“Normal olmak” üzerine ne düşündüğümüz oldukça önemlidir; çünkü biz insanlar, topluca yaşayan, grup dinamiklerini hızlı bir şekilde algılayan ve bunlara uyup uymadığımızı da hemen hissedebilen canlılarız.

Günümüzde, seyahat etmek hayatın ‘eğlenceli’ yanı olarak algılanıyor; ancak bizi eğlendiriyor olması hayatımıza ciddi katkıları olmadığı anlamına gelmiyor. Aslında, seyahat etmenin kişisel gelişimimiz açısından çok önemli faydaları var.

Zihinlerimiz pek çok dağınık duygu ve fikirlerle dolu: hepimiz pişmanlıklar, kıskançlıklar, acılar, endişeler ve heyecanlar deneyimliyoruz. Fakat çoğu zaman bunları analiz etmek ve bir anlam çıkarmak için kendimize zaman ayırmıyoruz.

Reklam, medya, pazarlama ve iletişim dünyasını buluşturan Kristal Elma Yaratıcılık Festivali bu yıl 17-18-19 Eylül 2014 tarihlerinde İstanbul Bilgi Üniversitesi santralistanbul kampüsünde düzenleniyor.